Muhteşem Bir Şehir / DİYARBAKIR
Muhteşem Bir Şehir
Diyarbakır’ın Gezilecek Bölgeleri
Pembe halka Diyarbakır’ın merkezi ifade ediyor ve buradaki Suriçi bölgesi şehrin turistik merkezi. Gezilip görülecek yerlerin çoğu burada yer alıyor. Yaya olarak hepsini gezebilirsiniz. 1 günde rahat rahat biter. Ongözlü Köprü Suriçi’nden araba ile sadece 8-10 dakika. UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’nde olan Hevsel Bahçeleri de Suriçi’nin tam karşısında. Yani isterseniz onlarıda aynı gün görmek mümkün. Suriçi’ni aşağıda daha detaylı anlattık ve ayrı olarak haritalandırdık.
Mor halka ise Malabadi Köprüsü’nün olduğu Silvan. Suriçi’nden arabayla 1 saat sürüyor.
Yeşil halka ise Eğil. Suriçi’nden araçla 50 dakika.
Diyarbakır Güvenli Mi?
Burada yerellerin çok tekrarladığı bir söz var; “Diyarbakır’a bir gelen ağlar, bir de Diyarbakır’dan giden”. Bir gün Bergama’da İzmirli bir öğretmen çiftle karşılaşmıştık. Zorunlu hizmet Diyarbakır’a çıkınca çok üzülmüşler. “Gözünüz aydın memlekete dönmüşsünüz” dedim. “Bir senedir İzmir’deyiz, tayinimizi geri Diyarbakır’a istedik. Oradaki dostluklarımızı burada bulamıyoruz” dedi. Özetle, haber manşetleri ve politika buradaki sivil hayatı yansıtmıyor.
Bununla birlikte Diyarbakır’ın kesinlikle hassas mahalleleri var. Bağlar ve tüm gezilecek tarihi yerlerin bulunduğu Suriçi de bunlardan. Yani Diyarbakır’a gidiyorsanız yolunuz illa ki Suriçi’ne düşecek. Buralarda temkinli olmakta fayda var. Örnek vermek gerekirse, ben boş bir sokağın fotoğrafını çekiyordum. Gaipten gelen bir ses beni azarlamaya başladı. Bakındım bakındım bulamadım sesin sahibini. Meğer evin damındaymış. Onu çekmiyor, boş bir sokak çekiyor olmama rağmen bana dayılandı epey. Demek istediğim; hayat normal akışına dönse de bazı mahalleler gergin olabiliyor. Sınırlanızı bilmenizde fayda var. Hava karardıktan sonra Suriçi’nde bulmayın.
Ulu Cami ve etrafında hayat normalleşmiş. Ahmet Arif, Cahit Sıtkı, ve Cemil Paşa konakları rahatlıkla gezebilirsiniz. Onları geçip, İskenderpaşa ve Ziya Gökalp konaklarına doğru Suriçi’nin derinlene girdikçe bakışları üzerinize çekmeye de başlıyorsunuz. Suriçi’nin diğer yakasında, yani yolun Hasan Paşa ve Sülüklü hanlarının bulunduğu tarafında olumsuz bir durum yaşamadık.
Muhteşem Bir Şehir
Araba Kiralamak Gerekir mi?
Diyarbakır şehir merkezinden çıkmayacaksanız araç kiralamanıza gerek yok. Burada her yer birbirine yürüme mesafesinde. Ama elbette Diyarbakır Suriçi ile sınırlı bir yer değil. Merkezin çevresini ve Mardin, Gaziantep, Şanlıurfa gibi çevre illeri de programınıza dahil edecekseniz araç şart. Diyarbakır Havalimanı’ndan uygun fiyatlı ARAÇ KİRALAMAK için TIKLAYIN.
Diyarbakır’da Gezilecek Yerler Haritası
Haritayı zoom yaparak büyütebilirsiniz.
- Diyarbakır Ulu Cami
- Tarihi Hasan Paşa Hanı
- Diyarbakır Kültür Evi
- Ahmet Arif Edebiyat Müzesi
- Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi
- Cemil Paşa Konağı
- Ziya Gökalp Müzesi
- İskenderpaşa Konağı
- Sülüklü Han
- Diyarbakır Arkeoloji Müzesi
- Saint George Kilisesi
- Şeyh Mutahhar Cami ve Dört Ayaklı Minare
- Surp Giragos Ermeni Kilisesi
- Meryem Ana Kilisesi
- Diyarbakır Kalesi ve Keçi Burcu
- On Gözlü Köprü
- Hevsel Bahçeleri
Muhteşem Bir Şehir
Diyarbakır Suriçi’nde Gezilecek Yerler
Suriçi, Diyarbakır’daki favorimiz.
Suriçi, Diyarbakır’ın asıl yerleşim yeri. 19. yüzyıla kadar şehir surları dışına hiç taşmamış. Bu nedenle de Suriçi denilen bölge, kendi içinde mimari özelliklere sahip, kompakt bir yerleşim yeri olarak kalmış. Mimari özellikleri, çokkültürlü geçmişisin yanında günümüzün Suriçi’nin en hoşumuza giden yönü surların günlük hayatın bir parçası olması oldu. Çoğu şehirde eski surların halkın günlük hayatında yeri olmuyor. Burada ise insanlar akşam yürüyüşüne surlara çıkıyor, surlarından manzarasında takılmaya geliyorlar.
Suriçi’nde çoğu ya müze ya da mekan olarak işletilen güzel tarihi taş konaklar, müzeler, kilise ve kafeler var. Hepsinin en önemli özelliği, yapımlarında kullanılan bazalt taşı. Bazalt taşı magmanın soğuyup katılaşması ile oluşuyor. Bu nedenle de koyu bir rengi var. Suriçi’nin dar sokaklarına yayılmış, revaklı, eyvanlı, havuzlu ve su kuyulu avluları, yazlık ve kışlık gibi bölümleri olan bu evlerin hepsi kendi içinde ayrı birer dünya. Hepsi, Diyarbakır’ın kültürü, coğrafi koşulları, insanların gümlük yaşam pratikleri ile şekillenmiş yapılar. Suriçi’ndeki bazı güzel yapıları aşağıda ayrıca anlattık. konum, için tıklayın.
1. Anadolu’nun en eski camisi Diyarbakır Ulu Cami
Diyarbakır Ulu Cami, Anadolu’nun en eski camisi olarak biliniyor. 639 yılında, Diyarbakır’a egemen olan müslüman Araplar tarafından, Ermenilerden kalan Martoma Kilisesi’nin camiye çevrilmesiyle oluşturulmuş. Cami, 1091’de ilk olarak Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah’ın isteği üzerine, sonrasında da değişik dönemlerde birçok kez onarım görmüş. 1115 yılındaki yangın ve deprem sonrası sütunlarındaki bezemeli taşların hepsi yıkılmış.
Ulu Cami aynı zamanda, sırasıyla Kabe, Ravza-i Mutahhara, Mescid-i Aksa, Suriye Şam Emevi Cami’den sonra İslam’ın 5. Harem-i Şerifi olarak kabul ediliyor. Bu arada Yahudi inancına göre Kudüs’ten sonraki en kutsal şehirlerden Kalne de burada.
Caminin bir diğer özelliği de sibernetiğin babası olarak kabul edilen ünlü bilgin El Cezeri’nin yaptığı güneş saatinin burada bulunuyor olması. Caminin minaresi de Anadolu’da eşine çok ender rastlanan kare planlı minare. Kiliseden devşirilerek yapıldığını işte buradan kolaylıkla anlayabilirsiniz. konum, için tıklayın. Haritada 1 numara.
2. Bir kahvaltı klasiği: Hasan Paşa Hanı
Diyarbakır’da turist olmanın olmazsa olmazı, Hasan Paşa Hanı’nda güne kahve ile başlamak. Hasan Paşa Hanı, Osmanlı dönemi valilerinden Vezirzade Hasan Paşa tarafından 1573 yılında yaptırılmış, iki katlı, avlulu bir han. Ortasında sütunlu ve üstü kubbeli bir şadırvanı da olan han, bugün Diyarbakır’ın en turistik kahve molası noktalarından. İçindeki bölümlerin bazıları restoran, kahvaltıcı, kitapçı ve cafe olarak kullanılıyor. Kesinlikle bir kahve molasını burada vermeniz lazım. Kahvaltıya gelirseniz de masaya dirsek koymaya yer kalmayacak kadar çok çeşit geldiğini söyleyebiliriz. Bazıları güzel, bazıları eh. Kavurmalı yumurta da sofranın kralı, çünkü Diyarbakırlılara göre “etsiz öğün ayıp!” Unutmadan, Kabe’nin ilk ipek örtüsü de burada dokunmış. konum, için tıklayın. Haritada 2 numara.
3. Diyarbakır Kültür Evi
Burası da avlusunda oturup halka karışabileceğiniz bir başka Suriçi konağı. Şimdilerde Diyarbakır Kültür Turizm ve Musiki Derneği’nin evi, dernek faaliyetlerinin yapıldığı, şiir dinletilerinin, canlı Diyarbakır müziklerinin ve Diyarbakır mutfağından lezzetlerin sunulduğu yer. Pazartesi pazartesi gün ortasında çalıp söyleyen tayfa ile full çektiğini görünce epey şaşırdık. konum, için tıklayın. Haritada 3 numara.
4. Ahmet Arif Müze ve Sanat Evi
Diyarbakır’dan çıkmış en ünlü şairlerinden Ahmed Arif’in anısına adanmış 120 yıllık bir Diyarbakır konağı aman Ahmet Arif Müzei Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kamulaştırılıp, restore edilerek 2011’de hizmete girmiş. Müze evde, Şair Ahmed Arif’in gözlüğü ve daktilosu gibi kişisel eşyaları, el yazısıyla yazdığı şiirleri ve bu bölgede yetişmiş birçok şairin fotoğrafları sergileniyor. Müzenin kütüphanesinde ise çok sayıda tarih ve edebiyat kitabı bulunuyor. Giriş ücretsiz. konum, için tıklayın. Haritada 4 numara.
5. Cahit Sıtkı Tarancı Kültür Müzesi
“Yaş otuz beş! yolun yarısı eder” diyen ancak 46 yaşında kaybettiğimiz Diyarbakırlı şairimiz Cahit Sıtkı Tarancı’nın müze evi de Ahmet Arif Müze ve Sanat Evi’ne komşu. Müze, 2 Ekim 1910 doğumlu şair Cahit Sıtkı Tarancı’nın doğup büyüdüğü, çocukluk yıllarını geçirdiği evin şaire adanmış bir müzeye dönüştürülmesi ile oluşturulmuş. 1733 yılında inşa edilmiş ev, Diyarbakır’ın geleneksel sivil mimarisinin tüm özelliklerini taşıyor. 1973 yılında Kültür Bakanlığınca Tarancı ailesinden alınarak kamulaştırılan ev, 1974 yılında restore edilerek Cahit Sıtkı Tarancı Kültür Müzesi olarak ziyarete açılmış. Pazartesi günleri kapalı. Giriş ücretsiz. konum, için tıklayın. Haritada 5 numara.
6. Cemil Paşa Konağı Kent Müzesi
Burası da Suriçi’nde bulunan, Diyarbakır’ın en güzel sivil mimari örneklerinden biri olan konaklardan. Zaten bu konak, Diyarbakır’daki en görkemli ve en büyük konak yapısı. Osmanlı valisi Ahmet Cemil Paşa tarafından 1888-1902 yılları arasında yaptırılmış olan konak, diğer Diyarbakır konaklarında olduğu gibi kesme bazalt taşından, geniş avlulu ve havuzlu bahçesi, yazlık-kışlık olarak tasarlanmış. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından Kent Müzesi’ne dönüştürülen konakta Diyarbakır kültürüne ait birçok ögeyi bulabilirsiniz. konum, için tıklayın. Haritada 6 numara.
7. Ziya Gökalp Müzesi
Bu Diyarbakır evi de sosyolog, yazar Ziya Gökalp’ın 1876 yılında doğduğu ev. 1806 yılında bazalt taştan iki katlı olarak inşa edilmiş olan ev 1956 yılında müzeye dönüştürülmüş. Müzede Ziya Gökalp’e ait eşyalar, kütüphanesindeki kitaplar, belgeler, fotoğraflar ve başka etnografik eserler bulunuyor. Müze ev, Ekim 2014’te yaşanan eylemlerde ciddi zarar görmüş ama sonrasında restore edilerek yeniden ziyarete açılmış. Müze, yazın 19.00’a kışın 17.00’ye kadar açık. Müzekart geçiyor. konum, için tıklayın. Haritada 7 numara.
8. İskenderpaşa Konağı
1551 yılında Diyarbakır Valisi olan ve 14 sene Diyarbakır valiliğini yapan İskender Paşa tarafından konut olarak yaptırılan ev çay bahçesi/ serpe kahvaltıcı olarak işletiliyor. Konağın bahçesinde en az 400 yıllık çınar ağaçları var. Bana sorarsanız atlayabileceğiniz bir durak. konum, için tıklayın. Haritada 8 numara.
9. Sülüklü Han
Tarihi Suriçi’nde, otantik bir ortamda kahvenizi veya Süryani şarabı içebileceğiniz bir yer de Sülüklü Han. 1683’te, Hanilioğlu Mahmut Çelebi ve kız kardeşi Atike Hatun tarafından yapılan Sülüklü Han, 2010 yılı itibariyle restore edilip yeniden halka açılmış. İsmini nereden alıyor derseniz, zamanında halen daha burada bulunan kuyudan sülük çıkarılıyor ve alternatif tıpta kullanılıyormuş. konum, için tıklayın. Haritada 9 numara.
10. İçkale
Diyarbakır’ın ilk yerleşim alanı ve yönetim merkezi olan İçkale, tüm şehirde en keyif aldığımız yer oldu. 20 burç ve 4 kapının yer aldığı İçkale içinde kalan tarihi yapılar, 2005’de, Kültür ve Turizm Bakanlığınca restore edilerek yeniden işlevselleştirilmiş. Bugün buradaki tarihi binalar, Arkeoloji Müzesi, Taş Eserler Müzesi, müze kafeteryası, valiliğe ait bir bina ve Saint George Kilisesi’nden oluşuyor. Kaleiçi’ne giriş ücretli ve saat 17’de kapanıyor ama içindeki kafeye ücretsiz ve daha geç vakitlere kadar gireiliyorsunuz.
– Diyarbakır Arkeoloji Müzesi
İlk olarak 1934’de Ulu Cami yakınındaki Zinciriye Medresesi’nde açılmış olan arkeoloji müzesi, 1985 yılında bugünkü binasına taşınmış ve 1993 yılında halkın hizmetine sunulmuş. Müze, bölgede gerçekleştirilen kazılardan çıkan Prehistorik Çağ, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı devirlerine ait bir eser koleksiyonuna sahip. Ayrıca son zamanlarda Körtik Tepe’den çıkan buluntular da burada sergileniyor. Körtik Tepe de tıpkı Göbeklitepe gibi, Anadolu’da insanlığın tarımsal üretimden önce de yerleşik hayata geçmiş olduğunu kanıtlayan yeni keşfedilmiş yerlerden.
Bu bölgede yapılan kazılarda, 12500 yıl öncesine ait, dokuma yapımında kullanılan kemik iğne, dokuma örnekleri bulunmuş. Bu da burada yaşayan topluluğun, hem avcı toplayıcı hem de yerleşik düzene sahip olduğunu gösteriyor. Burada yaşayan insanlar, barınma sorununu çözmüş, dinsel inanış biçimlerini kurumsallaştırmış hatta taş kapların üzerine yaptıkları bezemeler ile estetik kaygı gözetmeye başlamışlar bile. konum, için tıklayın. Haritada 10 numara.
– Saint George Kilisesi
Ayrıca müzenin yakınlarına bir de Saint George Kilisesi var. Burası da bir nevi açık hava sanat galerisi işlevi görüyor. Kubbesi çökmüş ama hala çok görkemli. Oraya da uğramayı unutmayın. Müze, 17.00’ye kadar açık, Müzekart geçiyor. konum, için tıklayın. Haritada 11 numara.
11. Şeyh Mutahhar Cami ve Dört Ayaklı Minare
1500’de Akkoyunlu Kasım Bey tarafından, sıra sıra siyah ve beyaz taşlardan yaptırılan Şeyh Mutahhar Cami’nin en önemli özelliği, dört sütun üzerinde inşa edilmiş minaresi olması. Bu minare, Anadolu’daki tek dört ayaklı minare örneği. Rivayete göre bu dört ayağın altından yedi kez geçenin dileği kabul oluyormuş. Denemesi bedava! konum, için tıklayın. Haritada 12 numara.
12. Surp Giragos Ermeni Kilisesi
Ortadoğu’daki en büyük Ermeni kilisesi olarak bilinen, beş nefli, beş apsisli Surp Giragos Ermeni Kilisesi, kitabesinden de anlaşılacağı üzere 1515-1518 yılları arasında inşa edilmiş bir Ermeni Kilisesi. 1880 yılında tamamen yandığı için 1883’te aynı yerde yeniden inşa edilmiş. Kilise, kilise vakfı ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından 2011 yılında restore edilerek yeniden ibadete açılmış ancak, 2015-2016 yıllarında bölgede yaşanan olaylar sırasında büyük hasar görmüş. 2019 itibari ile Türkiye Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile yeniden bir onarım sürecine giren kilisede şu an halen daha çalışmalar sürüyor. Onarımın, 2020 yılının sonunda tamamlanması bekleniyormuş. konum, için tıklayın. Haritada 13 numara.
13. Meryem Ana Süryani Kadim Kilisesi
Burası da Diyarbakır’daki 20 kişilik Süryani cemiyetinin tarihi kilisesi. 3. yüzyıldan kalma, zaman içinde birçok kez onarım görmüş olan kilisenin, Bizans döneminden kalma Mihrabı, Geç Roma dönemine tarihlenen kapısı, içinde ise tarihi ikonaları ve özel ahşap işçiliği bölümleri bulunuyor. Aradan geçen zamana karşın halen daha ibadete açık. konum, için tıklayın. Haritada 14 numara.
14. Diyarbakır Kalesi
Diyarbakır Kalesi, Diyarbakır’ın, İç kale ve dış kale olmak üzere iki bölümden oluşan, Dağ Kapı, Urfa Kapı, Mardin Kapı ve Yeni Kapı olmak üzere dört ana girişi olan yaklaşık dokuz bin yıllık surlara sahip tarihi kalesi. Bu surların, Çin Seddi’nin ardından dünyadaki en uzun ve geniş savunma duvarı olduğu söyleniyor. 2015’te Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzajı ile birlikte UNESCO Dünya Mirası olarak tescil edilen kalenin özellikle Keçi Burcu, popüler bir manzara noktası. konum, için tıklayın. Haritada 15 numara.
Bonus: Güvercin Otelleri
Diyarbakır’da Türkiye’nin ilk güvercin otelinin olduğunu biliyor muydunuz? Biz de bilmiyorduk yeni öğrendik. Diyarbakır’da güvercin beslemek tıpkı İstanbul’da muhabbet kuşu beslemek gibi yaygın bir durummuş. Zamanında evlerin çatısı müsaitken, herkes güvercin beslermiş. Hatta kuşbazlık diye bir meslek bile varmış. Fakat yaşanan göçlerle ve kentsel dönüşümle güvercinleri beslemeye uygun yapıların ortadan kalkması ile evlerde güvercin beslemek giderek zor bir hal almaya başlamış. Güvercinlerin de yaşam alanı kısıtlanmış. Akıllı bir girişmci de çareyi güvercin oteli açıp işletmekte bulmuş. Önce bir olan otel sayısı zamanla 3’e çıkmış. 25 odalı bir güvercin otelinde yüzlerce güvercin barınıyor. Güvercin meraklıları kuşlarını otele bırakıyor. Burada onların beslenme ve barınma ihtiyaçları karşılanıyor. Kendileri de geldiklerinde kuşlarını sevip binanın çatısında uçurabiliyorlar. Bu oteller Bağlar İlçesi’ndeki Fatih Caddesi’nde bulunuyor.
Diyarbakır Suriçi Çevresinde Gezilecek Yerler
1. On Gözlü Köprü
Silvan Köprüsü veya Mervani Köprüsü olarak bilinen On Gözlü Köprü, Dicle’nin iki yakasını birbirine bağlıyor. Mervaniler devrinde Diyarbakır hükümdarı Nizamüddevle Nasr tarafından yaptırılmış olan köprü, 1065 yılına tarihlendiriliyor. 178 metre uzunlukta, 5.6 metre genişlikte olan köprü, kesme bazalt taştan 10 gözlü olarak inşa edilmiş. konum, için tıklayın. Haritada 16 numara.
2. Hevsel Bahçeleri
Yemyeşil bir cennet bahçesine benzeyen Hevsel, surlar ve Dicle arasında kocaman bir alan. O kadar biyoçeşitlilik anlamında zengin ve tarihi bir ekim bölgesi ki nice türküye konu olmuş ve UNESCO Dünya Miras Listesi’ne girmiş. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük kuş cenneti olan Hevsel Bahçeleri’nde, 180’den fazla kuş türü, susamuru, tilki, sansar, sincap ve kirpi gibi birçok memeli yaşıyor. Göçmen kuşlar tarafından bir istasyon, dinlenme, barınma ve de bir korunma alanı olan Hevsel, Türkiye’de nadir bulunan yaz atmacalarına da ev sahipliği yapıyor. konum, için tıklayın. Haritada 17 numara.
Diyarbakır’a Hazır Gelmişken
Malabadi Köprüsü
İşte meşhur türküsü ile tanıdığımız, Diyarbakır merkeze, 96 kilometre, 1 saat 15 dakika mesafedeki Diyarbakır’ın bir ilçesi Silvan’da bulunan Malabadi Köprüsü. Kitabesine göre 1147 tarihinde Timurtaş b. İlgazi b. Artuk tarafından inşa edildiği biliniyor. Köprü, 12’nci yüzyıl Selçuklu Dönemi’na ait anıtsal mühendislik-mimarlık başyapıtlarından biri olarak görülüyor. Neden mi? Çünkü bu köprü, 40.86 metre açıklığındaki sivri ana kemeri ile dünyanın günümüze ulaşan en büyük kemer açıklığına sahip taş kemer köprüsü. Köprünün iki ucunda, döneminin oteli niteliğindeki barınma yerler, tuvalet, köprünün üstünde de insan, güneş ve arslan figürlü kabartmalar bulunuyor. Diyarbakır’da biraz daha vaktiniz, altınızda da arabanız varsa gidip görün diyeceğimiz yerlerden. konum, için tıklayın.
Eğil
Diyarbakır’ın, merkeze 47 kilometre, 1 saat mesafedekli Eğil ilçesi de Kralkızı Baraj Gölü’nde tekne turu ve su sporları imkanları ile özellikle yaz ayları için aklınızda bulunsun diyeceğimiz bir yer. Baraj gölü kıyısındaki çardaklar, restoranlar, kır kahveleri yazın dolup taşıyor. Burası aynı zamanda, Kur’an dahil diğer dini kitaplarda geçen toplam 9 peygamberin mezarının bulunduğuna inanılan bir inanç merkezi. Aynı zamanda da tekne turları sırasında göreceğiniz kral mezarlarından da anlaşılacağı üzere zamanının krallar şehri. konum, için tıklayın.
Mardin
Hazır Diyarbakır’a gelmişken, günübirlik de olsa, eşsiz bir tarihe ve mimariye sahip komşusu, Türkiye’nin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesindeki alanlarından Mardin’e de geçebilirsiniz. Çünkü Diyarbakır Kalesi’nden Mardin Kalesi’ne olan mesafe 94 kilometre, 1 saat 25 dakika. konum, için tıklayın.
Diyarbakır Kültür ve Karpuz Festivali
Bildiğiniz üzere Diyarbakır’ın karpuzu meşhur. Her sene bu lezzettin tanıtılması ve üreticisinin desteklenmesi için Eylül ayında Diyarbakır Kültür Ve Karpuz Festivali düzenleniyor. Festivalde, karpuz ses yarışması, karpuza en çok yakışan çocuk yarışması, karpuz yeme yarışması, kültür ve karpuz festivali koşusu gibi etkinlikler yapılıyor.
Diyarbakır’da Yeme-İçme
Diyarbakır’da ne yenir nerede yenir gibi soruların cevaplarını ayrı bir makalede yazdık: Diyarbakır’da Ne Yenir Nerede Yenir
Diyarbakır’a Ulaşım
Diyarbakır’a ulaşmak için her gün İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerden karşılıklı uçak seferleri var. Ayrıca ülkenin her yerinden otobüs firmalarının her gün kalkışlı otobüs seferleri var. Otobüsler zaten şehrin ana garına varıyor ama eğer uçakla gelmeyi tercih ederseniz de işiniz çok kolay. Çünkü Diyarbakır Havalimanı şehre çok yakın. Şehir merkezi ile havalimanı arasında sadece 10 kilometre var. Havalimanından şehir merkezine geçmek için havalimanında araba kiralayabilir, taksi veya saat başı kalkan belediye otobüslerini kullanabilirsiniz.
Kaynak haber: https://www.bizevdeyokuz.com/diyarbakir/#diyarbakir-surici-cevresinde-gezilecek-yerler
- ‘Başka Bir Sen" yakında Disney+ 'ta - 06/12/2024
- 39 Derecede Aşk, Prime Video’da yayında - 06/12/2024
- Transferde Manchester derbisi: “Gyökeres ile görüşmeler başladı” - 06/12/2024